KİTAP

Naim Tirali’nin Günlükleri Kitaplaştı: “Sağanaktan Önce” Okurla Buluştu

Türk edebiyatının önemli isimlerinden Naim Tirali’nin 1984–1987 yılları arasında kaleme aldığı günlükleri, “Sağanaktan Önce” adıyla kitaplaştırıldı. Tirali’nin yaşamının hareketli dönemlerine, edebiyat çevresindeki ilişkilerine ve dönemin kültürel-siyasal atmosferine dair zengin gözlemler içeren eser, hem biyografik hem de tanıklık niteliği taşıyor.

Türk edebiyatının önemli isimlerinden Naim Tirali’nin 1984–1987 yılları arasında kaleme aldığı günlükleri, “Sağanaktan Önce” adıyla kitaplaştırıldı. Tirali’nin yaşamının hareketli dönemlerine, edebiyat çevresindeki ilişkilerine ve dönemin kültürel-siyasal atmosferine dair zengin gözlemler içeren eser, hem biyografik hem de tanıklık niteliği taşıyor.

K2 Yayınlarının edebiyat dizisinden çıkan kitap, sadece günlüklerden ibaret değil; Tirali’nin çevresini saran edebiyatçıların, gazetecilerin ve sanatçıların portrelerini de içeriyor. Kitapta yer alan fotoğraflar da, yazarın uzun sanat yolculuğuna ışık tutuyor.

Edebiyat Dünyasının İçinden Çarpıcı Tanıklıklar

Tirali’nin günlükleri, yalnızca kişisel bir kayıt değil; edebiyat dünyasını oluşturan isimlerin davranışlarını, yazılarını, duruşlarını anlatan bir “iç gözlem” niteliğinde. Kitapta Sait Faik Abasıyanık’tan Necati Cumalı’ya, Kenan Harun’dan Selami İleri ve İlknur Fırat’a kadar pek çok isim, sohbetler, toplantılar ve yazınsal değerlendirmelerin içinden geçerek satırlara yerleşiyor.

Yazar, bu isimlerin üretim süreçlerini, edebiyat çevrelerindeki görünmeyen tansiyonları ve yazı dünyasının ince ayrıntılarını dikkatle not düşmüş.

Oktay Arayıcı’nın Ölümü: Dostluğun Sessiz Kaydı

Günlüklerde en çok öne çıkan bölümlerden biri, Tirali’nin yakın dostu Oktay Arayıcı’nın ölümü üzerine yazdığı satırlar.

Tirali, Arayıcı’nın hiç ummadığı bir zamanda kaybedilişini, yaşadığı şoku ve derin üzüntüyü gün gün kaydediyor. “Oktay Arayıcı’nın hiçbir oyununun üstüne gidilmedi, sanat adına gerçekten bir kayıp oldu,” diyen Tirali, dostuna duyduğu saygıyı satırlarında açıkça hissettiriyor

Hasan İzzettin Dinamo’ya Sitem

Kitapta dikkat çeken bir başka nokta ise Tirali’nin Hasan İzzettin Dinamo ile yaşadığı kırgınlık.

Dinamo’nun “Hoşgörü ve Özür” başlıklı yazısına değinen Tirali, bu yazıda yer alan ifadeler üzerine hissettiklerini aktararak edebiyat dünyasındaki kırılgan ilişkilere de ışık tutuyor.

Bu bölümler, edebiyat sahnesinin dışarıdan görünmeyen tartışmalarını ilk kez bu kadar net ortaya koyuyor.

Edebiyat Portreleri: Rumuz Goncağülden Sait Bey’e

Kitapta yer alan fotoğraflar, Tirali’nin uzun edebiyat yolculuğuna tanıklık ediyor.

Görsellerde Selami İleri, İlknur Fırat ve Necati Cumalı ile aynı karede görülen Tirali, 1970’lerden 90’lara uzanan kültür ortamının canlı bir parçası olarak öne çıkıyor.

Toplantılar, yazar buluşmaları, kitap sohbetleri ve edebiyat çevresiyle kurulmuş dostluklar, fotoğrafların yarattığı görsel hafıza sayesinde daha da anlam kazanıyor.

Günlüklerde, “Rumuz Goncağı” tartışmaları, genç şairlere dair gözlemler, edebiyat dergilerinin işleyişi ve yayınevlerindeki üretim süreçleri dikkat çekiyor.

Tirali, bazı isimler için övgü dolu satırlar yazarken bazılarına eleştirel bir mesafeyle yaklaşıyor. Bu yönüyle kitap, hem bir edebiyat tarihi belgesi hem de yazarlara dair kişisel bir hafıza defteri niteliğinde.

Paris’ten Pera’ya Uzanan Kültür Gözlemleri

Günlüklerde sadece Türkiye değil, Avrupa’nın kültürel ortamı da yer buluyor.

Tirali; Paris’teki siyasi çalkantıları, Londra’nın entelektüel havasını ve Avrupa basınındaki tartışmaları da kaydederek döneme uluslararası bir pencere açıyor.

Özellikle 1987 yılı notlarında, Berlin ve Paris’e dair değerlendirmeler dikkat çekiyor.

Bir Dönemin Hafızası Tek Kitapta

“Sağanaktan Önce”, Tirali’nin yaşamına dair samimi satırların yanı sıra, dönemin kültür-sanat camiasının perde arkasını göstermesi bakımından önemli bir kaynak niteliğinde.

Kitapta ayrıca: Edebiyatçılarla yapılan toplantılar, Siyasi gelişmelere ilişkin notlar, Yayınevlerinin çalışmaları, Kültür tartışmaları, Dönemin gazetecilik ortamına dair gözlemler kapsamlı biçimde yer alıyor.

Son Notlar: Tirali’nin Hayat Muhasebesi

Tirali, günlüklerinin sonuna doğru “Bu satırlar benim kendimle konuşmamın bir parçası,” diyerek yazının onun için bir arınma alanı olduğuna işaret ediyor.

Kitabın son sayfalarında, yazarlık üzerine düşünceleri, edebiyatın değişen yüzüne dair eleştirileri ve kişisel hesaplaşmaları yer alıyor.

“Sağanaktan Önce”, hem edebiyat okuru hem araştırmacı hem de kültür tarihiyle ilgilenen herkes için güçlü bir başvuru kaynağı olarak öne çıkıyor.